Üçüncü Bab: Küçük Kılavuz’un Praksisi

Edward Page Mitchell’in “Geri Giden Saat” isimli öykü kitabının beşinci öyküsü “Yaşlı Squids ve Küçük Kılavuz (Old Squids and Little Speller)”, 19 Temmuz 1885’te The Sun gazatesinde imzasın olarak yayınlanmış. Kitaptaki tüm “bilimkurgu” hikayelerinden farklı olarak eski bir köprünün önünde, geçenlerden para toplayan bir adamın hikayesini anlatıyor, buna rağmen kurgusu ve duygusal yoğunluğuyla kitaptaki tüm öykülerden ayrılıyor.

Öykü, köprüden geçen insanlardan geçiş parası toplayan eski bekçinin ölmesi ve yerine yirmilerinde bir genç olan “Squids”in geçmesi ile başlıyor. Onu köprüye bırakan arabacı ona, “Yaşlı Squids” diyor ve bu lakap ona hayatı boyunca yapışmış oluyor böylece.

Okuma yazması olmayan Squids, köprü geçiş ücretlerini yazacağı bir tabela yapmak istiyor fakat şirketin ona verdiği karttan ancak yarım yamalak bir tabela çıkıyor:

Adam      1 krş.
At Ki krş
Hayvan Bana sor.

Artık Squids’in tek amacı doğru düzgün bir tabela yapmak oluyor. Köprüden geçenlerden birine bir imla kitabı aldırmak, oradan geçen ve kiliseye giden bir çocuktan okuma yazma öğrenmekle geçen zamanda, hedefine oldukça ulaştığı bir anda, kapısının önüne kucağında bebeğiyle bir kadın geliyor ve fırtınalı bir günde ondan yardım istiyor.

Sonrasında gündelik hayatı imla kılavuzlarından ibaret Squids’in “Kılavuz” diyeceği bebekle de böylece tanışmış oluyoruz, kadın çocuğunu terk ediyor. Gel zaman git zaman, Squids’in tek dostu artık beraber imla kılavuzlarını okudukları ve günleri tahtadan aletler yaparak geçiren bir tür “dahi” olan “Küçük Kılavuz” oluyor.

Kılavuz, bir noktada o kadar iyi aletler yapıyor ki, bölgedeki değirmen ustalarına ilham veriyor. Yün öğürmek için kimsenin aklına gelmeyen bir makina tasarlıyor ve devasa ölçeklerde bölgenin her tarafına yapılıyor. Bir noktada -büyük spoiler- talihsiz bir şekilde hayatını kaybediyor. Yaşlı Squids’in ölümünden sonra Kılavuz’un tasarladığı küçük tahta değimene bakarak söylediği şey, tam da bu yazıyı oluşturan konunun özeti niteliğinde:

“Küçük Kılavuz bunun içinde. O yüzlerce değirmenin içinde. Siz onu duyabilirsiniz ama ben, ben onu görebilirim de.”

“Geri Giden Saat, Edward Page Mitchell” Ayrıntı Yayınları, syf. 79

Praksis, insanın doğayı dönüştürme eylemidir. İnsan her eyleminde, doğayı biraz daha “insanlaştırır.” Aslında bu öyküde, Yaşlı Squids’in sezdiği fakat bizim kavramsallaştırabildiğimiz bu kavram, aslında yaptığımız her üretimde sesimizin “duyulabileceğini” bize anımsatır. Bir değirmen elbette ilk bakışta ustasına dair bir fikir vermez, fakat o değirmenin “varlığında” ustasının “sesini” duymamız işten bile değildir. Oysa değirmen, doğadan toplanan malzemelerle yapılır. Medeniyetin neresine bakarsanız bakın, doğanın evcilleştirildiğini hatta “insanlaştırıldığını” görürsünüz. Bu da şüphesiz insanın doğayı dönüştürme erki olan “praksis”in bir sonucudur.

Peçeteye karaladığımız resimden tutun koca koca gökdelenlere kadar her üretide insanın sesi bariz bir şekilde duyulur. Belki de, öldükten sonra bizden kalan tek şey bize has “praksis”imizdir. Doğayı ancak “biz” öyle dönüştürebilirdik, bu yüzden ancak bizim elimizden çıkan şeylerde bizden sonra “sesimiz” duyulabilir. Bir değirmen ancak Kılavuz’un onu dönüştürüşüşüyle ses kazanmıştır, fakat Kılavuz’u ölümsüz kılan da eninde sonunda değirmenin insan ötesi dayanıklılığı olmuştur. Kılavuz’un ölümünden asırlar sonra bile o değirmen onun “sesini” kulaklara iletmeye devam edecektir.

Bu noktada ölümden uzun süreli kaçmanın en önemli yollarından biri “praksis” gibi gözüküyor. Elbette, muhtemelen, bunun cesedimiz üzerindeki etkisi olabildiğince az olacaktır. Fakat, antik zamanlardan beri ölüler adına piramitler, heykeller, hayratlar yapılması da, aslında temelde onların unutulmaması, seslerinin duyulması için değil midir? Doğaya karışıp çözünmek, toprağın içinde yok olmak, sesimizi kaybetmek öldükten sonra bile bize o kadar korkutucu gelir ki, bizden sonra kalacak sabit bir yapıya ihtiyaç duyarız.

Sonuç olarak, Kılavuz ölmüş olabilir, fakat onun “praksis”i olan değirmenlerde, her zaman onun sesini bulabileceğimiz bir yan kalacak.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

Comments (

0

)

%d blogcu bunu beğendi: